Verilen borcu zamanından önce geri istemek caiz mi?
Karz (borç verme) akdinde süre belirlenmesi faize (nesie/veresiye faizine) yol açar mı? Şayet süre belirlenmişse, borç veren kişinin, henüz süresi dolmadan alacağını istemesi caiz midir?
Ziyaretçi
Borç Karz
Borçlunun, borcunu vadesinden önce ödemesi karşılığında, alacaklının midir? Borç olarak verilen altın, para, buğday gibi misli malların kullanımı Şayet süre belirlenmişse, borç veren kişinin, henüz süresi dolmadan alacağını istemesi caiz midir? Akit esnasında şart koşulmadığı halde, borçlunun borcunu geri öderken, .
Ödünç Vermek
Bu üç maddede bildirilen hususlar dışında ödünç istemek caiz olmaz. Alışveriş neticesinde meydana gelen taksitli, borçları da zamanında ödemelidir! mezhebinde, ödünç verilen malı, parayı, ödeme zamanından önce veya sonra isteyemez. Sual: Ödünç alınan parayı, başkasına ödünç vermek caiz mi? Geri dön.
Borcu Geciktirme Cezası
Borcunu vaktinde ödemeyen kimsenin, gelip mühlet istemesi gerekir. Önce bu borçları ödemek gerekir. gecikme tazminatı vermesini şartnameye koymak ve geciktiği takdirde gecikme tazminatı almak caiz midir? Sual: Elektrik, su faturalarını zamanında ödemeyince, verilen gecikme zammı faiz mi oluyor? Geri dön.
Borçlunun Durumu
Borcunu vaktinde ödemeyen kimsenin, gelip mühlet istemesi gerekir. Ödeme Çünkü hadis-i şerifte, Borcu var iken verilen sadaka kabul olmaz buyuruldu. Hadis-i şerifte, En iyiniz, borcunu bir an önce ödeyeninizdir buyuruldu. vermesini şartnameye koymak ve geciktiği takdirde gecikme tazminatı almak caiz midir?
Karz Borç İslamda Borc Alıp Verme Kuralları
Borç Veren Kişi Alacağını Ne Zaman İsteyebilir?. 5 Allah a verilen borç, kullara verilen borcu kapsadığı gibi, sadakaları Haramlara sarfetmek için borç istemek de haramdır.. Borç veren kişi, tasarruftan önce borç olarak verdiği malı geri alabilir,. Şans oyunlarından çıkan para ile borç ödemek caiz mi?
Borç Olarak Verilen Parayı Hibe Edip Sonra Geri İstemek ?
Verilen parayı geri istemek verilen sadkadan vaz geçip geri almak yada hibe edilen bir borcu geri almaya çalışmak çok çirkin bir davranıştır. Bir kimsenin bir şey bağışlayıp veya bir şey hibe edip de bundan dönmesi helal olmaz. Hibe eden kişi verdiğini geri istediği zaman, durdurulsun ve istediği şey.
Tl Olarak Borç Verip Dolar Veya Altın Olarak Geri Almak Caiz Mi
TL olarak borç verip dolar veya altın olarak geri almak caiz mi? İlk zamanlar kağıt paranın karşılığı ilgili yerlerde altın veya gümüş. İki ay önce ödünç alınan 100 lira, yine 100 lira olarak ödenirse alacaklının 10 lirası haksız yere yenmiş olur. Eytam Sandıklarından kaime olarak verilen borçlar ile kaime.
Alısverıste Vade Farkını Aklemek Caız Mıdır
Onların bunu yapmaları bizim de böyle gazeteleri almamız caiz midir?. Burada, satıcı ileriki bir tarihte satış bedelini geri vermeyi veya daha önceden kalma. Böyle bir durumda verilecek olan hüküm, onun borcunu rahatlıkla ödeyebileceği zamana kadar Borçlunun alacaklıdan biraz indirim yapmasını istemesi caizdir.
Tl Olarak Borç Verip Dolar Veya Altın Olarak Geri Almak Caiz Mi?
9 Hz. Musa ya verildiği bild. Soru: Birine Türk parasıyla borç para verip, daha sonra bu borcun karşılığını dolar veya altın cinsinden istememizde dinî açıdan 9, Borcun erken ödenmesi durumunda yapılan iskonto faiz midir?
Ödünç Vermek
Bu üç maddede bildirilen hususlar dışında ödünç istemek caiz olmaz. Mesela Alış veriş neticesinde meydana gelen taksitli, borçları da zamanında Mizan da Maliki mezhebinde, ödünç verilen malı, parayı, ödeme zamanından önce veya sonra isteyemez. Sual: Ödünç alınan parayı, başkasına ödünç vermek caiz mi?
Cevap Gönder:
Misafir Kullanıcı tarafından yazılan
Bazı alimler karz akdinde süre belirlemenin nesie (veresiye) faizine yol açacağını söylemektedirler (Kasani, Bedaiu’s-sanai, VII, 396). Ancak karz akdini her yönüyle bir mübadele (alım satım) akdi olarak kabul etmek mümkün değildir. Zira burada gerek borç alanın, gerekse borç verenin parayı değiştirme gibi bir niyetleri yoktur. Ayrıca paranın değiştirilmesinde hem mukriz (borç veren) hem de müstakriz (borç alan) için herhangi bir yarar da mevcut değildir. Bu nedenle akit esnasında bir fazlalık şart koşulmadığı sürece, karz akdinde süre belirlenmesi faize yol açmaz. Fakat belirlenen süre borç veren açısından bağlayıcı değildir.
Borç verme bir yönden teberru akdi olduğu için, mukrizin (borç veren kişinin), şart koşulan süreye riayet etmesi hukuken şart değildir. Ancak söz konusu sürenin bitiminde istemesi ve böylece sözünde durması ahlaki bir görevdir. Zira Müslümanın ahdine vefa göstermesi, sözünde durması en önemli özelliklerdendir. Bu konuda birçok ayet ve hadis mevcuttur (Maide, 5/1; İsra, 17/34). Ayrıca zorda olan bir Müslümanın sıkıntısını gidermek, darda olan borçluya süre vermek dinimizin çok önem verdiği şeylerdendir. Nitekim bir ayet-i kerimde; "Eğer borçlu darlık içinde bulunuyorsa, ona geniş bir zamana kadar süre tanımak vardır. Eğer bilirseniz, alacağı bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır." (Bakara, 2/280) buyurulmaktadır. Rasulüllah da (s.a.s.): "Her kim bir müminin dünya sıkıntılarından bir sıkıntısını giderirse; Allah onun ahiret sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir. Her kim darda kalana kolaylık gösterirse, Allah da ona dünya ve ahirette kolaylık gösterir. Kişi din kardeşinin yardımında olduğu sürece, Allah da onun yardımındadır." (Müslim, Zikr, 38) buyurmuşlardır.bu yoruma cevap yazıyorsunuz...
Bu Soruya Gelen Cevaplar:
Misafir KullanıcıBazı alimler karz akdinde süre belirlemenin nesie (veresiye) faizine yol açacağını söylemektedirler (Kasani, Bedaiu’s-sanai, VII, 396). Ancak karz akdini her yönüyle bir mübadele (alım satım) akdi olarak kabul etmek mümkün değildir. Zira burada gerek borç alanın, gerekse borç verenin parayı değiştirme gibi bir niyetleri yoktur. Ayrıca paranın değiştirilmesinde hem mukriz (borç veren) hem de müstakriz (borç alan) için herhangi bir yarar da mevcut değildir. Bu nedenle akit esnasında bir fazlalık şart koşulmadığı sürece, karz akdinde süre belirlenmesi faize yol açmaz. Fakat belirlenen süre borç veren açısından bağlayıcı değildir.
Borç verme bir yönden teberru akdi olduğu için, mukrizin (borç veren kişinin), şart koşulan süreye riayet etmesi hukuken şart değildir. Ancak söz konusu sürenin bitiminde istemesi ve böylece sözünde durması ahlaki bir görevdir. Zira Müslümanın ahdine vefa göstermesi, sözünde durması en önemli özelliklerdendir. Bu konuda birçok ayet ve hadis mevcuttur (Maide, 5/1; İsra, 17/34). Ayrıca zorda olan bir Müslümanın sıkıntısını gidermek, darda olan borçluya süre vermek dinimizin çok önem verdiği şeylerdendir. Nitekim bir ayet-i kerimde; "Eğer borçlu darlık içinde bulunuyorsa, ona geniş bir zamana kadar süre tanımak vardır. Eğer bilirseniz, alacağı bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır." (Bakara, 2/280) buyurulmaktadır. Rasulüllah da (s.a.s.): "Her kim bir müminin dünya sıkıntılarından bir sıkıntısını giderirse; Allah onun ahiret sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir. Her kim darda kalana kolaylık gösterirse, Allah da ona dünya ve ahirette kolaylık gösterir. Kişi din kardeşinin yardımında olduğu sürece, Allah da onun yardımındadır." (Müslim, Zikr, 38) buyurmuşlardır.14 Şubat 2015 - 08:10:17
Son Sorular:
2635 Gün 4 Saat 13 dk. önce soruldu
Ceylan Ahıgül sordu
3204 Gün 18 Saat 24 dk. önce soruldu
ece çakır sordu
3235 Gün 9 Saat 6 dk. önce soruldu
Erhan Yiğit sordu
3245 Gün 6 Saat 47 dk. önce soruldu
cansu sordu
3249 Gün 2 Saat 6 dk. önce soruldu
mustafa 224 sordu
3257 Gün 1 Saat 12 dk. önce soruldu
emre sordu
3260 Gün 2 Saat 58 dk. önce soruldu
berkay sordu
3263 Gün 21 Saat 16 dk. önce soruldu
ali sordu
3266 Gün 4 Saat 57 dk. önce soruldu
canan sordu
3266 Gün 11 Saat 27 dk. önce soruldu
Şükrü Kum sordu
3270 Gün 21 Saat 9 dk. önce soruldu
Meltem Akar sordu
3278 Gün 4 Saat 22 dk. önce soruldu
Ali Kurtulmuş sordu
3283 Gün 1 Saat 3 dk. önce soruldu
hakan sordu
3287 Gün 1 Saat 39 dk. önce soruldu
arda sordu
3288 Gün 23 Saat 0 dk. önce soruldu
Kerem sordu