Çıkacak ürün aralarında ortak olmak üzere, emek tarla ortaklığı caiz midir?
Çıkacak ürün aralarında ortak olmak üzere, emek tarla ortaklığı caiz midir?
Ziyaretçi
Diyanet'ten Ortak Ekin Ekenlere Uyarı Tohumun Cinsi Ve Miktarını Da
Bir vatandaşın, Çıkacak ürün aralarında ortak olmak üzere, emek tarla ortaklığı caiz midir? sorusunu cevaplandıran Din İşleri Yüksek Kurulu,.
Müzaraa Müsakat Ve Mudarebe
Bu cümleden olmak üzere Cabir İbn Abdullah r.a. dan naklen Müslim, Tarladan biten ekin, ücret olarak değil de, aralarında yapmış oldukları Caiz olan müzaraa şu şekilde olanıdır: Tarlanın icar değeri para, hayvan. İşte bu noktada tarafların emek, tarla ve benzeri şeylerle ortaklığa katkıda bulundukları nisbette ürün.
Yarıcılık
Ürünün tarla sahibi ile emek sahibi arasında eşit olarak bölüşüldüğü edebiliriz: Çıkacak mahsul aralarında ortak olmak üzere, tarla sahibi ile emek sahibi Ebu Hanife ye göre hiç bir şekilde caiz değil, İmam Malik ve İmam Şafiî ye sonra kalanın aralarında ortak olması şartıyla yapıları ortaklık fasid olur.
M
3 Ortağa vermek: Tarla sahibi ile emekçi arasındaki ziraat ortaklığının caiz olup Mavsılî nin öz ifadesiyle tarla ve tohum birinden, emek ve alet öküz vb. Mesela onda altısı emekçiye, dördü tarla sahibine olmak üzere denebilir. 4 Kiraya vermek: Tarlayı para, tahıl gibi bir bedel karşılığında kiraya vermek caiz midir?
Muzraa
Ziraatcinin kabulüne, rızasına delil bulunursa; aralarındaki akid tamam olur. Tohumun cinsinin açıklanmaması, şayet tohum tarla sahibinden olacaksa, caizdir . Yer birinin, tohum diğerinin olur ve çıkacak mahsûle ortak olmak şartıyle, başka çıkacak olan mahsûlü yan yarıya bölüşmeküzere şart koşarlarsa; bu caizdir.
Tdv Dıa
de her ortak diğerinin hem vekili hem ke- de bunun için ortakların o mallar üzerin- de müşterek larını kapsayan bir ortaklık türü olarak. runlu mudur, değil midir? rulmasıyla da mugalata ortaya çıkar: Sen emek-tarla ortaklığı manasında Bunlardan ilki ürünün paylaşılmasıy Şafiller e göre bu türlerden hiçbiri caiz.
Yeni Ümit Dergisi
Temel üretim faktörleri olan emek ve sermayenin birbirinden koparak ayrı ayrı ve zıt diğer taraftan da çalışma ve teşebbüs olmak üzere ortaklığın kurulması, hem iki taraf hem Ortaklar kendi aralarında -tasarrufta, malda, karda, hem şirketin Sanayi şirketi mukavelesinde, şirketin umûmî mi, husûsî mi olduğu; ortakların iş.
Kitap Ve Sünnette Temel İktisadi Kavramlar Adlı Tebliğin
b Hukuki, kazai, şer i ve mecburi olmak üzere iki kısma ayırmıştır.[5]. Tayyibat helal, habisat ise haram kılındı[6], buyrulurken bu helal ve haram hükümler Bu ayet, ekonominin temel bir kuralı olan, emeğin mutlaka değerlendirilmesi gerektiği.. Mal ortaklığı ise taşınır mal ortaklığı olup burada ortak payını kiraya veremez.
Emek
Emek - Sermaye ortaklığı oranı yarı yarıya olmak üzere hemen her alanda uygulanmıştır. Vahyin Nasıl ortağın, dükkana ortak mı aldın dedim.
Tdv İslam Ansiklopedisi
Hastalık, ölüm ve yaşlılık zorunlu birer kötülük olarak var olduğuna göre bu kıyas yanlış kurulmasıyla da mugalata ortaya çıkar: Sen 1 milyon kaybettin mi? Boş araziye fidan dikmek üzere kurulan emektarla ortaklığı manasında fıkıh terimi . terimi olarak arazi ve emek sahibinin amil yetişecek ağaçların ortak olması.
Cevap Gönder:
Misafir Kullanıcı tarafından yazılan
İki kişiden birisinin arazisini, diğerinin de emeğini ortaya koyarak, elde edilecek ürünü 1/2, 1/3, 1/4 gibi belirli oranlarda paylaşmak üzere ortaklık kurmaları, İmam Ebu Hanife karşı görüşte olmasına rağmen, fakihlerin çoğunluğuna göre caizdir. Bu ortaklık türüne İslam fıkhında "müzaraa" denilir. Hz. Peygamber (s.a.s.), Hayber arazisinden elde edilecek ekin ve meyvelerin yarısını emekleri karşılığında Hayberli Yahudilere vermek üzere, kendileriyle anlaşma yapmıştır (Buhari, Muzara’a, 11; Müslim, Musakat, 1). Ayrıca insanlar arasında arazisi olduğu halde işletme gücü olmayan, işletme gücü olduğu halde arazisi olmayanlar vardır. Böyle bir durumda zirai ortaklıklara ihtiyaç vardır. İşte bu gerekçelerle müzaraa akdi alimlerin çoğunluğu tarafından caiz kabul edilmiştir. Hatta Ebu Hanife bu ortaklığı caiz görmemekle birlikte, insanların karşı görüşü benimseyeceklerini bildiği için, kurulan ortaklığın sahih olması için bazı şartlar ileri sürmüştür (Merğinani, el-Hidaye, IV, 332).
Müzaraa ortaklığı yapılırken; ortaklığın süresi, tohumun cinsi ve miktarı, ortakların üründeki payları belirlenmeli, ortakların alacakları pay, maktu değil oransal olmalı, arazinin belirli bir bölgesinin ürünü şart koşulmuş olmamalıdır. Ayrıca toprak ziraata elverişli olmalı ve işletmeciye teslim edilmelidir (Mevsıli, el-İhtiyar, III, 421-423).bu yoruma cevap yazıyorsunuz...
Bu Soruya Gelen Cevaplar:
Misafir Kullanıcıİki kişiden birisinin arazisini, diğerinin de emeğini ortaya koyarak, elde edilecek ürünü 1/2, 1/3, 1/4 gibi belirli oranlarda paylaşmak üzere ortaklık kurmaları, İmam Ebu Hanife karşı görüşte olmasına rağmen, fakihlerin çoğunluğuna göre caizdir. Bu ortaklık türüne İslam fıkhında "müzaraa" denilir. Hz. Peygamber (s.a.s.), Hayber arazisinden elde edilecek ekin ve meyvelerin yarısını emekleri karşılığında Hayberli Yahudilere vermek üzere, kendileriyle anlaşma yapmıştır (Buhari, Muzara’a, 11; Müslim, Musakat, 1). Ayrıca insanlar arasında arazisi olduğu halde işletme gücü olmayan, işletme gücü olduğu halde arazisi olmayanlar vardır. Böyle bir durumda zirai ortaklıklara ihtiyaç vardır. İşte bu gerekçelerle müzaraa akdi alimlerin çoğunluğu tarafından caiz kabul edilmiştir. Hatta Ebu Hanife bu ortaklığı caiz görmemekle birlikte, insanların karşı görüşü benimseyeceklerini bildiği için, kurulan ortaklığın sahih olması için bazı şartlar ileri sürmüştür (Merğinani, el-Hidaye, IV, 332).
Müzaraa ortaklığı yapılırken; ortaklığın süresi, tohumun cinsi ve miktarı, ortakların üründeki payları belirlenmeli, ortakların alacakları pay, maktu değil oransal olmalı, arazinin belirli bir bölgesinin ürünü şart koşulmuş olmamalıdır. Ayrıca toprak ziraata elverişli olmalı ve işletmeciye teslim edilmelidir (Mevsıli, el-İhtiyar, III, 421-423).14 Şubat 2015 - 08:07:58
Son Sorular:
2905 Gün 0 Saat 58 dk. önce soruldu
Ceylan Ahıgül sordu
3474 Gün 15 Saat 9 dk. önce soruldu
ece çakır sordu
3505 Gün 5 Saat 51 dk. önce soruldu
Erhan Yiğit sordu
3515 Gün 3 Saat 33 dk. önce soruldu
cansu sordu
3518 Gün 22 Saat 51 dk. önce soruldu
mustafa 224 sordu
3526 Gün 21 Saat 57 dk. önce soruldu
emre sordu
3529 Gün 23 Saat 43 dk. önce soruldu
berkay sordu
3533 Gün 18 Saat 1 dk. önce soruldu
ali sordu
3536 Gün 1 Saat 42 dk. önce soruldu
canan sordu
3536 Gün 8 Saat 12 dk. önce soruldu
Şükrü Kum sordu
3540 Gün 17 Saat 54 dk. önce soruldu
Meltem Akar sordu
3548 Gün 1 Saat 7 dk. önce soruldu
Ali Kurtulmuş sordu
3552 Gün 21 Saat 48 dk. önce soruldu
hakan sordu
3556 Gün 22 Saat 24 dk. önce soruldu
arda sordu
3558 Gün 19 Saat 45 dk. önce soruldu
Kerem sordu