İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim, Türkiye'deki iş kazası oranlarının 100 binde 12-14 civarında seyrettiğini, bunun 3'te 1'inin inşaat sektöründe yaşandığın söyledi.
0
İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim, Türkiye'deki iş kazası oranlarının 100 binde 12-14 civarında seyrettiğini, bunun 3'te 1'inin inşaat sektöründe yaşandığın söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nca(TSO) ortaklaşa inşaat sektöründe iş kazalarının önlenmesine yönelik "Güvenli İskele, İskelede Güvenlik Projesi" eğitim semineri düzenlendi.
Anemon Otel'de düzenlenen seminere Vali Yardımcısı Mehmet Ali Yıldırım, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim, Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Akyüz, İŞKUR İl Müdürü Hasan Kılıçaslan, TSO üyeleri ve işverenler katıldı.
Eğitim seminerinin açılış konuşmasını yapan Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Akyüz, "İş hayatında güvenli konusunu düzenleyen 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'na ilişkin pek çok kez bilgilendirme toplantısı düzenledik. Türkiye'de her 6 dakikada bir iş kazası yapılıyor. Her 15 saniyede bir işçi hayatını kaybediyor. İş kazalarının 3'te birinin inşaat sektöründe gerçekleştiğini biliyoruz. Bunların büyük bir kısmı da iskele kullanımı ile gerçekleştirilen iş konularında meydana geliyor" dedi.
"TÜRKİYE'DE İŞ KAZALARI 100 BİNDE 12-14 CİVARINDA"
İş sağlığı ve güvenliği konusunun sadece Türkiye'de değil, dünyada önemli bir sorun olduğunu belirten İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim, "İş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle dünyada her yıl 2.3 milyon insan hayatını kaybediyor. Ülkemizde maalesef iş kazaları gündem olmaya devam ediyor. Ülkelerin iş kazaları ve meslek hastalıkları oranı 100 binde işçi başına göre değerlendirilmektedir. Bu anlamda bakıldığında en iyi ülke İngiltere'dir. İngiltere'de 100 binde işçi oranı 1 seviyesindedir. Ülkemizde ise 2012 yılında 100 binde 6.2 seviyesindeydi. Ancak 2013 yılında maalesef yaşanan kazalarla bu oran tekrar yükselişe geçerek 100 binde 10'lar civarında seyrediyor. 10 yıllık bir ortalamaya baktığımızda iş kazaları oranlarımız 100 binde çalışan olarak 12-14 civarında seyretmektedir. Ülkemizde 2012 yılında müstakil bir İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çıktı. İş Kanunu'nda bazı düzenlemeler mevcuttu. 2004 yılında itibaren başlayan süreçle birlikte 2012 yılında müstakil bir iş sağlığı ve güvenliği kanunu çıktı. Bu kanun şuanda Avrupa Birliği direktiflerine uygun ve dünya standartlarında bir kanundur. Ancak iş kazaları çok olumsuz bir durumda seyretmekte, bunun indirilmesi için tüm toplumla bir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
"TÜRKİYE'DE YILLIK GERÇEKLEŞEN KAZALARIN 3'TE BİRİ İNŞAAT SEKTÖRÜNDE OLUYOR"
Türkiye'de yıllık meydana gelen kazaların 3'te 1 oranının sadece inşaat sektöründe gerçekleştiğinin altını çizen Gerim, "İnşaat sektöründe de gerçekleşen kazaların yüzde 40'ı yüksekten düşmeden kaynaklıdır. Bunun alt açılımına baktığımızda bunun da yüzde 25'i cephe iskelelerinden düşmeden kaynaklı ölümler olarak önümüze çıktı. Biz de bunun neden kaynaklandığını araştırdık ve kurumlarla bir araya geldik ve bu projeyi gerçekleştirdik. Sahada kullanılan iskelelerin çoğu standart dışı iskelelerdir. Yapılan denetimlerde inşaat sektöründe artan denetim uygulaması başladı. Önemli sayıda kapatmalarda gerçekleşiyor. Bu kapatma neticesinde tedbirlerini alan işverenlerimizin işyerleri yine kısa bir sürede tekrar standartlara uygun açılabiliyor. Ülkemizde standartlara uygun iskele maalesef kullanılmıyor. İskelelerde aranan ve beklenen özellik 'dikme' diye tabir ettiğimiz inşaatın yanına kurulduğunda iskelelerde platformların düzgün atılması yani her katta yürüme yollarının olması gerekiyor. Bu ara platformların çıkışların içerden veya dışarıdan merdivenlerle sağlanması gerekiyor. İşçilerin düşmesini engellemek için ara ve ana korkulukların, yine malzemelerin düşmesini engellemek için 'topuklu' diye tabir edilen kısımların olması gerekiyor. Bu tedbirler alındığı takdirde bu iskelelerden herhangi bir şekilde işçimizin veya çalışanımızın düşme ihtimali neredeyse sıfırdır. Hatta oradaki işçimiz bayılsa bile ancak bulunduğu yere düşer. Dolayısıyla bu iskeleleri kullandığımızda inanıyoruz ki, ülkemizde iskelelerden kaynaklanan düşmeler çok minimum rakamlara inecektir. Torba kanunu önümüzdeki hafta Meclis'te gündeme gelecek. Bu son yaşanan kazalarla birlikte tedbirler biraz daha sıkılaşacak. Bazı cezai uygulamalar hem işveren hem de çalışanlar açısından gündeme getirilecek. Bizim arzumuz bu cezaların arttırılması değil. Ancak kazalarda iyileşmeler gerçekleşmediği sürece, buna olumlu yaklaşılmadığı sürece maalesef cezai yaptırımlar her zaman için arttırılması da gündem olarak önümüzde duruyor" şeklinde konuştu.
"EN RİSKLİLER İNŞAAT, MADEN VE METAL SEKTÖRÜ"
İş kazalarındaki en riskli sektörler hakkında bilgi veren Gerim, "Kazaların 3'te 1'i inşaat sektörlerinde gerçekleşiyor. Bundan sonraki sektörler maden sektörü ile metal sektörüdür. Maden sektörün özellikle son 2 yıl içersinde toplu ölümlü kazalarla maalesef karşı karşıya kaldık. Ama netice olarak riskli sektörler bütün dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de inşaat, maden ve metal sektörlerdir. Biz bu sektörlerle ilgili iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemleri kurulması projeleri gerçekleştirdik. Bunların çıktılarını da ülkemizde 35 ilde 3'er günlük eğitimler düzenleyerek iş sağlığı ve güvenliği profesyonellerimize ve işverenlerimize anlattık. Bu çalışmalarımız arttırarak devam edecektir" açıklamasında bulundu.
"İŞ KAZALARINDA HEDEF 100 BİNDE 1"
İş kazalarındaki hedeflerinin 100 binde 1'e indirmek olduğunu ifade eden Gerim, sözlerini şöyle tamamladı: "Almanya'da 1970'li yıllarda iş güvenliği kanunu gündeme gelmiş. 10 yıllık süreç içersinde uzman kapasitelerin geliştirmişler ve iş yerlerinde iyiye doğru bir gidiş gözlemlemişler. Bu sabırlı ve kararlı bir şekilde durarak önümüzde özellikle 2023 yılını hedef alarak bu süreçte çalışan başına iş kazalarını 100 binde 4'ün altına indirmek istiyoruz. Çünkü ölümlü iş kazaları oranları Avrupa Birliği ülkelerinin ortalaması şuanda 100 binde 4 civarındadır. Biz de şu anda bunu hedefliyoruz. Daha sonra bu rakamın 100 binde bire inmesi ana hedeflerimizden bir tanesidir."
Yapılan araştırmalarda iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu dünyada yılda 2 milyonu aşkın kişinin hayatını kaybettiğini belirten Samsun Vali Yardımcısı Mehmet Ali Yıldırım, "Dünya çapında yapılan istatistiklere bakıldığında iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucunda yılda 2 milyonu aşan kişi hayatını kaybediyor. Bunlardan fazlası da iş göremez hale geliyor. Bu olumsuz tablonun da işçi, işveren ve ekonomiye verdiği zararların büyüklüğü malumudur. Maddi kayıplar telafi edilebilse de, kaybedilen yaşamların telafisi mümkün olamamaktadır. Bu nedenle iş sağlığı ve güvenliği için alınacak tedbirler bir maliyet olarak değil, iş yerinin daha huzurlu, çalışanların daha mutlu ve işletmelerin daha verimli olabilmesi için bir öncelik olarak görülmelidir" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından İş Müfettişi Erdem Tosun, 'İnşaatlarda Denetim ve İdari Yaptırımlar' konulu sunumunu gerçekleştirdi.
(İHA)