Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Putin'in Türkiye'nin özür konusunda adım atmadığı şeklindeki açıklamasını değerlendirdi. Çavuşoğlu, haklı olunan bir durumda özür dilemenin gerekmediğini söyledi.
0
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Putin'in Türkiye'nin özür konusunda adım atmadığı şeklindeki açıklamasını değerlendirdi. Çavuşoğlu, haklı olunan bir durumda özür dilemenin gerekmediğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Lefkoşa'daki temasları kapsamında KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, Türkiye-Rusya arasındaki krizin kontrol altına alınmasına dair öngörüleri ve bu krizin gerek Kıbrıs konusunu gerekse Doğu Akdeniz'deki dengeleri nasıl etkileyeceğine dair soruya, "Her şeyden önce Kıbrıs ve Kıbrıs'taki sürecinin başka gelişmelerden etkilenmemesini arzu ediyoruz ve etkilenmemesi gerekiyor. Buna da müsaade etmemiz gerekiyor. Birinci sorunuza dönecek olursak. Biz Rusya ile ilişkileri tırmandırmak istemiyoruz. Yani gerilimi tırmandırmak istemiyoruz. Rusya'ya herhangi bir komşu olarak bakmadık bugüne kadar. Ve Rusya ile çok özel siyasi ve ekonomik ilişkilerimiz var. Bu anlayıştan dolayı Kırım'daki hassasiyetimize rağmen AB'nin ve Batı'nın uyguladığı ambargolara da katılmadık. Ve Rusya ile bir çok alanda da işbirliği yaptık. Fakat Suriye üzerinde, Rusya'nın Suriye üzerindeki hava saldırıları başladığı günden bu yana Rus uçakları bizim hava sahamızı ihlal etti. 3-4 Ekim'de ihlal etti. Bizim hava sahamız ve sınır güvenliğimiz ile ilgili angajman kurallarımız çok açık net. Bunu tüm dünyaya duyurduğumuz gibi özellikle 3-4 Ekim'deki ihlallerden sonra Rus dostlarımızla, mevkidaşlarımızla paylaştık. Telefonda Sayın Cumhurbaşkanımız Putin ile paylaştı. Yine benden önceki Dışişleri Bakanımız, Müsteşarımız Feridun Bey, Lavrov'la New York'ta paylaştı. En son G20 zirvesi kapsamında Antalya'da sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Putin'le görüşme sırasında bunu iletti" yanıtını verdi.
"HEM ASKERİ KANALLARIN HEM DİPLOMASİ KANALARININ AÇIK OLMASINI ARZU EDİYORUZ"
Bakan Çavuşoğlu, radarda iki tane uçağın Türkiye sınırlarına doğru ilerlediğini tespit edildikten sonra 5 dakika içinde 10 defa uyarıldığını hatırlatarak, "Aidiyeti, milliyeti belli olmayan uçak çünkü aynı tip uçaklar rejiminde elinde mevcut. Dolayısıyla bizim de jetlerimiz burada yaklaşan ve hava sahamızı ihlal eden uçakları bir tehdit olarak gördü. Zaten angajman kurallarımız açık, net. Maalesef uyarılara rağmen yön değiştirmeyen ve hava Türkiye'nin sahasını değiştirmeyen uçağı, bizim uçaklarımız vurdu. Bizim uçaklarımız vurdu. Biz bu üzücü olayın Rusya ile ilişkilerimizi bozmasını istemiyoruz. Dün sayın Lavrov ile telefonda görüştük. Kendilerine de elimizdeki tüm bilgileri de detaylarıyla birlikte paylaşmak istediğimizi söyledik. Nitekim askeri makamlar Rusya'nın askeri ateşesini davet ederek elimizdeki bilgileri paylaştı. Yani hem askeri kanalların hem diplomasi kanalarının açık olmasını arzu ediyoruz. Ama bugün Rusya'dan gelen açıklamalara baktığımız zaman daha yapıcı açıklamalar olduğunu görüyoruz. Bu tutumun devam etmesi gerekiyor. Rusya Türkiye ilişkileri bir çok sınavları atlatmıştır geçmişte ben inanıyorum ki bu hepimizi üzen olaydan sonra da Rusya-Türkiye ilişkileri de yoluna girecektir. Diplomasi kazanacaktır. Nasıl 3-4 Ekim'deki ciddi ihlallerden sonra biz de diplomasi yolunu seçtiysek bundan sonraki süreçte de arzumuz budur. İleriki süreçte de mevkidaşımla telefonda prensip olarak anlaştık. AGİT Bakanlar Toplantısında yani Belgrad'da görüşme konusunda yüz yüze görüşme imkanımız olacaktır. Sayın Putin'le Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın da görüşme imkanı olacaktır. Söylediğim gibi önemli olan bu süreçte sağduyunun kazanması artık ilişkilerimizdeki bu üzücü olayın tırmanmaması gerekiyor. Tam tersi yapıcı anlayışla ilişkilerimizi yeniden rayına koymamız gerekiyor" açıklamasını yaptı.
"LAVROV'LA 3-4 ARALIK'TA BELGRAD'DA GÖRÜŞMEK İÇİN ANLAŞTIK"
Kıbrıs'ta uzun süren müzakereler olduğunu maalesef Annan Planı da Rum kesiminde destek bulmadığı kaydeden Çavuşoğlu, "Bugün bir fırsat daha yakaladık. 1974'ten bu yana hatta 60'dan bu yana devam eden bir süreç. Biz artık adada kalıcı bir çözüm istiyoruz. Adil, kalıcı, iki tarafın da haklarını koruyan bir çözüm istiyoruz. Bunun için müzakere yapılıyor. Bunun da son fırsat olduğunu düşünüyoruz. Bu fırsatın da kaçırılmaması gerektiğini düşüyoruz. Bizim söylemek istediğimiz bu. Ama arzumuz bu fırsatın değerlendirilmesi sadece BM'de bunun son fırsat olduğunu düşünüyor ve son kez şanslarını denediklerini söylüyor. Sayın Lavrov'la 3-4 Aralık'ta Belgrad'da düzenlenecek Belgrad'da düzenlenen Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları toplantısında görüşmek için prensip olarak anlaştık" açıklamasını yaptı.
"HAVA SAHAMIZ İHLAL EDİLDİ"
Çavuşoğlu, Putin'in Türkiye'nin özür konusunda adım atmadığına yorumlarına dair sorusuna soruya ise, "Haklı olduğumuz bir durumda özür dilememiz gerekmez. Ama üzüntü duyduğumuzu dün telefonda da söyledik. Bugün de birkaç defa 'hepimizi üzen' dedik. Üzüntümüzü belli ettik. Ama bizim angajman kurallarımız net. Hava sahamız ihlal edildi. Dün Lavrov'a da söylediğim gibi hiçbir ülke geçmişte Rusya'da da olmuştur, kendi hava sahasının bu şekilde ihlal edilmesini defalarca ihlal edilmesini tolere etmez. Kaldık ki, uyarılara cevap verilmediği için milliyeti de belli olmayan bir uçaktı bizim jetlerimiz vurduğu zaman ve biz bu konuda gerekli açıklamaları yaptık. Bundan sonraki süreçte de aynı diyalog kanallarımızı açık tutarak düşüncelerimizi ve bilgilerimizi, elimizdeki bilgileri onlarla paylaşacağız. Biraz önce sayın Cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı'nın ve Kuzey Kıbrıs Türk yönetiminin, müzakereci arkadaşlarımızın samimiyetine vurgu yapmıştık. Rum tarafından da daha önceki dönemlerde görmediğimiz kadar yapıcı bir yaklaşım görüyoruz ve bundan da memnuniyet duyuyoruz. Özellikle Rum tarafının benim de kişisel olarak dostum Anastasiadis'in de yaklaşımı takdirle karşılıyoruz. Aynı şekilde AKEL Genel Sekreteri yine dostum Kiprianu'nun da desteğini memnuniyetle karşılıyoruz. Kendisini Türkiye'ye davet edeceğim ve orada da görüşme imkanımız olacak. Ama artık bunu sonuçlandırmak gerekiyor. Bugüne kadarki adımlar, yaklaşımlar olumlu ama neticeyi almamız lazım artık. Bunu arzu ediyoruz" açıklamasını yaptı.
(İHA)