Danıştay 10. Dairesi, Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi tarafından açılan davada, Munzur Vadisi Milli Parkı'nda yapımı planlanan baraj ve HES'lerin tümünü kapsayacak şekilde ÇED raporu alınması gerektiğine hükmetti.
0
Danıştay 10. Dairesi, Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi tarafından açılan davada, Munzur Vadisi Milli Parkı'nda yapımı planlanan baraj ve HES'lerin tümünü kapsayacak şekilde ÇED raporu alınması gerektiğine hükmetti.
Danıştay 10. Daire tarafından oy çokluğuyla alınan kararda, Uzun Devreli Gelişme Planları oluşturulmadan önce mutlaka ÇED sürecinin tamamlanması ve sonucuna göre planlama yapılması gerektiği de ortaya kondu. Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi Sözcüsü avukat Barış Yıldırım tarafından Ankara 3. İdare Mahkemesi'nde Çevre ve Orman Bakanlığı'nın Munzur Vadisi Milli Parkı'nda yapımı planlanan 4 baraj ve 5 HES Projesi ile Mercan Regülatörü HES projesine Milli Parklar Kanunu'nun 14. maddesi çerçevesinde verdiği izin kararının iptali istemiyle dava açıldı.
Davanın Ankara 3. İdare Mahkemesi tarafından reddedilmesi üzerine Avukat Yıldırım Danıştay'a başvurdu. Davayı görüşen Danıştay 10. Dairesi oy çokluğuyla aldığı kararda, "Anayasa hükmü ve yasal düzenleme birlikte değerlendirildiğinde; herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının bulunduğu, çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemenin Devletin ve vatandaşların ödevi olduğu tartışmasızdır. Bu itibarla, öncelikle, davaya konu projelerle ile ilgili olarak hazırlanan fizibilite raporları çerçevesinde, projelerin, 'çevreye uyumlu' olup olmadığının tespiti bakımından, çevre mevzuatı açısından zorunlu olan "ÇED" sürecinin tamamlanması gerekmektedir. Aksi takdirde 2872 sayılı yasanın 10. maddesinde belirtildiği üzere, Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez. Bu durumda, İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi yönde verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır" ifadelerine yer verdi.
Danıştay 10. Dairesi kararında ayrıca, Munzur Vadisi Milli Parkı'na projelendirilmiş baraj ve HES'lere izin verilebilmesi için ayrı ayrı proje bazında değil tüm projeler için toptan bir ÇED süreci işletilmesi gerekliliğine de vurgu yaptı.
"DANIŞTAY İLK DEFA"
Danıştay kararı nedeniyle Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi tarafından Seyit Rıza Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirildi. Siyasi parti temsilcileri ile vatandaşların katıldığı açıklamada konuşan Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi Sözcüsü avukat Barış Yıldırım, kararın milli parklar ve planlama mevzuatı bakımından emsal niteliğinde olduğunu söyledi. Yıldırım, "Danıştay ilk defa bir kararında Milli Parklar Kanunu'nun 14. maddesi çerçevesinde bir milli parkta kamu yararı açısından tesis inşasına izin verilebilmesi için öncelikle Çevresel Etki Değerlendirmesi süreci işletilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca Danıştay 10. Dairesi Munzur Vadisi Milli Parkı'na projelendirilmiş baraj ve HES'lere izin verilebilmesi için ayrı ayrı proje bazında değil tüm projeler için toptan bir ÇED süreci işletilmesi gerekliliğini belirtmektedir. Karar bu yönüyle ilk niteliktedir" dedi.
Danıştay 10. Dairesi'nin kararının ardından dava, Ankara 3. İdare Mahkemesi'nde yeniden görülecek.
(İHA)